Başlıklar Erotizm mi Pornografi mi? E-zine'ler Sansür Konulabilir mi? Bireysel Girişimler WEB KILAVUZU Ne Dediler? |
![]() Siberseks riskli bir konu, çünkü Türk kamuoyu, biraz da basının ateşlemesiyle, geçmiş yıllara oranla her konuda daha hassas hale geldi. Bu hassasiyetin nedenlerini tartışma yeri elbette bu sayfalar değil; ama konu iyisinden kötüsüne, sakıncasızından sakıncalısına (tabii, göreceli olarak) her türlü yazılı bilgiye ve görsel malzemeye erişme olanağı sağlayan Internet olunca, siberseks ve sansürün gündeme gelmesi kaçınılmaz. Hele hele TurNet devreye girdiğinde bu tartışma daha da büyüyecek, Türk Telekom servis sağlayıcıları denetlemek isteyecek, devlet otoriteleri ve sivil toplum kuruluşları görüşlerini bildirecek, kuşkusuz basın da bu konuya ilgisiz kalmayacak; kısacası ortalık bir kez daha toz dumana boğulacak. Aslında Internet erişimi olan diğer ülkelerdeki duruma bakıldığında neler olacağını kestirmek güç değil: Almanya gibi ' gelişmiş' bir ülke Internet'i sansürleme girişiminde bulunmuşsa, bizimkiler yerlerinde oturacak değil ' a! Mutlaka bir şeyler yapmaya çalışacaklar. Tabii, kamuoyunu yanlarına çekmek için ilk önce akla siberseks gelecek; küçükler üzerindeki zararları, toplumun genel ahlakı üzerindeki etkileri vurgulanacak. İşte biz, ortalık karışmadan önce bu konuya el atmak ve ' Nedir şu siberseks?' sorularına cevap vermek istedik. ' Internet'te seks' genel başlığı altında sadece nerede ne olduğunu değil, hükümetler düzeyinde sansürü ve otosansürü, bu amaçla kullanılabilecek yöntem ve araçları, Internet'in yaygınlaşmasında seksin rolünü ve ' pireler için yorgan yakmaya' değip değmediğini de ele alacağız. Internet belki de ilk defa toplumu eksiksiz, her boyutu ile yansıtan bir ayna. Başka medyalardakinin aksine, toplumun kimi kesimlerini rahatsız eden bazı şeyler yok sayılarak savuşturulamıyor. Biz de bu aynaya ışık tutmaya, herşeyi olduğu gibi göstermeye çalışacağız.Seksin RolüBir İngiliz firması olan Durlacher'in araştırmalarına göre Internet'te en popüler unsur açık farkla seks imiş. Onu sırasıyla araştırma, din ve seyahat izliyormuş. Yine aynı araştırmaya göre ortalama bir Internet kullanıcısı seks açısından olgunluk dönemi olarak görülebilecek 22-26 yaş grubu içinde yer alıyormuş ve en önemlisi kullanıcıların yüzde 88'i erkekmiş. Seks öğeleri içeren Web sitelerinin sayaçlarına bakıldığında da pek farklı bir durum ortaya çıkmıyor: Bu tür bir siteyi bir yılda ziyaret edenlerin sayısı 1 milyon ile 5 milyon kişi arasında değişiyor. Aslında bu durum pek şaşırtıcı değil. Internet'te aynı görüşü paylaştığınız kişilerle - haber grupları ve ' chat line' lar aracılığıyla - dilerseniz bir ' cemaat' oluşturabileceğiniz gibi, dilerseniz tek başınıza, ikinci bir kişi ne yaptığınızı bilmeden sörf de yapabiliyorsunuz. Hemen Woody Allen'ın filmlerinden bir sahne aklımıza geliyor: 70'li yıllarda geçen bu filmde Woody pornografik dergilerden birini satın almaya kalkışır ve pornografik dergiyi bir çift saygın derginin arasına sıkıştırıp kasiyere uzatır. Tabii, kasiyer fiyatlarını öğrenmek için dergileri birbirinden ayırır ve Woody kızarıp bozarırken pornografik derginin ismini ve fiyatını yüksek sesle herkese afişe eder. Afişe olma riskinin bulunmayışı cinsel malzemeye kolay ve ucuz erişim ile birleştiğinde Internet bu iş için en uygun medya oluveriyor. Hem de yazı, resim, video görüntüsü, ses desteği ile görme ve işitme duyularına tam anlamıyla hitap edebilen, hatta özel giysiler aracılığıyla dokunma duyusuna da hitap etme vaadi olan bir medya. Böyle olunca da seks endüstrisinin en çok bu medyaya rağbet göstermesi son derece anlaşılır bir durum. Öte yandan Internet'in önde gelen savunucuları, Internet'in yaygınlaşmasında seksin rolünün abartıldığına inanıyorlar. Onlara göre cinsel içerikli Web sayfalarının büyük çoğunluğu AIDS, güvenli seks, cinsel eğitim gibi son derece yararlı konularda bilgi veriyor. Erotizmin önemini yadsımıyorlar, ancak ' hard-core' seksin Internet'e hakim olduğuna da inanmıyorlar. Garip ama, muhafazakar gruplar arasında da bu görüşü doğrulayanlar da var. Örneğin İtalya'nın katolik eğilimli saygın gazetelerinden Avvenire'ye göre din de en az seks kadar rağbet gören bir konu. Avvenire'nin Internet'te 31 Ocak'ta belirli ölçekte yaptığı bir araştırmaya göre ' church' yani ' kilise' sözcüğü 4 bin 782 kere sarfedilirken ' sex' sözcüğü 4 bin 191 kere sarfedilmiş. Aynı gün ' katolik' sözcüğü 1,224 kez sarfedilirken ' porno' sözcüğü ise 310'da kalmış. Araştırma 4 Şubat'ta tekrarlanmış ve benzer sonuçlar alınmış. Vatikan'ın basın sözcüsüne göre, Katolik Kilisesi'nin ' Holy See' adlı home page'i açılışından itibaren 10 gün içinde 800 bin gibi inanılmaz bir kitleyi http://www.vatican.va adresine çekmiş. ABD'de ise sağ kanat Cumhuriyetçilerinden Newt Gingrich bile Internet'i savunan konuşmalar yapıyor. Tabii, ona karşı çıkanlar ise, serbest piyasa koşullarını yıpratmamak adına böyle davrandığını söylüyorlar. Öyle ya da böyle, Internet'te seksin rolü yadsınamaz. Bir Internet savunusu yapılacaksa, seksin rolünü küçümsemek veya Internet'te hiç yokmuş gibi davranmak da bir fayda sağlamayacaktır. Öyleyse bu gerçekle yüz yüze gelmek ve neler olup bittiğini görmek gerekiyor.
|